#önemli sorular3

Bebeğin her dönemi anne-babaya da kendi o dönemlerini çağrıştırır. Buradan yola çıkarak, bebeğin doğumu ile birlikte anne-baba da belki şunları merak edebilir:

Acaba onların doğumları nasıl olmuş?

İsimlerini kim koymuş? Neden o isim konmuş?

Nasıl birer bebeklermiş?

Onlarla daha çok kim ilgilenmiş? İlk bakım verilen zamanda evde yardımcı olan birileri var mıymış, kimler varmış? Varsa/yoksa bu durumu anne-baba nasıl yaşamış?

Annelerinden süt emmişler mi, ne kadar emmişler, hiç emmemişler mi, bir başkası mı emzirmiş, tüm bu süreçler nasıl geçmiş, uykuları, iştahları nasılmış?

Bunlar vb. sorular ile olası cevaplar hayat akışında anlık değişiklikler yaratmayacak, ters giden bir şeyler varsa bunları bir anda düzeltmeyecektir. Yine de önemlidir çünkü bu çabaların hepsi bütünlüklü bireysel bir öykü yazabilmek için, bugün bebekle birlikte yaşananları anlamaya çalışırken yardımcı olması için, öz farkındalık için önemli olabilecek adımlar. Zaten “Değişim hiçbir zaman birdenbire gerçekleşmez. Bu, bizim çabalamamız gereken bir şeydir.” (D. Siegel, Akılgözü)

Neşe Karabekir’in anneler için yazdıkları ise, hiçbir deneyimin silinmediğini, tüm deneyimlerin beden ve zihin hafızasında barındırdığını bize tekrar hatırlatıyor.
Yaşananlar bir yerlerde duruyor.

Daniel Siegel’in bu kitabında belirttiği birçok güzel şeyden bir tanesi de, kendimize kafayı takarak (kitaba adını veren) ‘akılgözü’müzü geliştirdiğimizde bunun bizi kendimizle daha fazla değil de daha az ilgilenmemiz için özgür bırakacak olmasıdır. Yani duygularımızın ve düşüncelerimizin farkında olup onların baskısı altında olmadığımızda iç dünyamızda daha net olmaya başlarız ve başkalarının iç dünyalarını da daha iyi kavrayabiliriz.

Dünyaya yeni gelen, iç dünyası yeni yeni oluşmaya başlayan bir bebeğe bakım vermeye çalışırken yetişkinlerin kendilerine de alan açması bunlar nedeniyle çok önemli.

Siegel bir de diyor ki, “Araştırmalar çocuklarımızın bize bağlılığının güvencede olduğunun en iyi göstergesinin, kendi çocukluğumuzun öyküsünü uyumlu biçimde anlatma yeteneğimiz olduğunu ortaya koymuştur.”

Fotoğraf, Simone Hutsch, Unsplash.

10/03/2021

Kategori: Uncategorized