Bir bebeğin/çocuğun anne-babasına, eğer o olamıyorsa ona bakan bir yetişkine, sağlıklı bir ortama birçok açıdan ihtiyacı vardır, bunun tartışılacak hiçbir yanı yok. Ancak bir bebeğe/çocuğa eşlik etmek bir tanrı gibi olmayı gerektirmez, olumsuz duygular hissetmek bir şeylerin yanlış olduğu anlamına gelmez. Tam tersi, bu çok normaldir ve otantik bir şekilde var olunduğunda bunun o ilişkiye çok daha fazla faydası olur.
Thomas Gordon bu kitabında verdiği Etkili Anne-Baba Eğitimi içeriğinin güzel bir özetini sunuyor. Çocuklarla ne zaman nasıl iletişileceğine dair güzel fikirleri var. Ebeveyn olmanın nasıl algılandığının ama aslında ne olduğunun üzerinde duruyor. Ebeveyn-çocuk ikilisinden bahsettiği gibi, insan olmak üzerinden de birtakım duygu, davranış ve düşüncelerden bahsediyor. O kısımlar ayrıca güzel çünkü çocukları başka bir tür olarak algılamaktansa biz yetişkinler gibi algıladığının altını çizmiş oluyor. Yani biz bir başka yetişkine nasıl davranıyorsak, konuşurken nelere nasıl özen gösteriyorsak, çocuklarla konuşurken de aynı şeyler geçerli aslında. Çok güzel bir toparlama olduğunu ve faydalı bilgiler içerdiğini düşünüyorum.
“Bebeğinizin/çocuğunuzun mizacıyla sizin mizacınız uyuşmayabilir, ona ısınamayabilirsiniz, o zaman işler çok daha zordur” gibi çarpıcı söylemleri de var.