Category: bilinçdışı

bilinçdışı3

Bireysel farkındalık söz konusu olduğunda bilinçdışı malzemenin farkına varılmasının önemi üzerinde çok duruluyor ancak şu da gözden kaçırılmamalı: “Kişi, duygularının, anılarının, itkilerinin, temsillerinin ve çatışmalarının tamamının sürekli olarak farkında olsaydı, bunların içinde boğulup kalırdı.” (Nancy McWilliams, Psikanalitik Tanı)

Rahatsız edici, kafa karıştırıcı, sıkıntı verici fikirlerin, duyguların, yaşantıların (mesela çok ihtiyaç duyulan birine öfkelenme, yakın birinin zarar görmesini isteme, cinsel arzu duyulmaması gereken birine karşı cinsel arzu duyma, vb.) bilinç alanından uzak tutulması kişinin gerçekliğe uyum sağlayabilmesi, var olan dengesini koruyabilmesi için gerekli olabilir.

Kısacası, ortaya çıktığı takdirde baş etmesi zor olacak fikirler, duygular, yaşantılar savunma mekanizmaları sayesinde bilinçten uzakta tutulurlar. Dolayısıyla, bilinçdışı malzemenin bilinçdışında tutulmasının bir sebebi olduğu, farkına varılıp uygun bir aksiyon alınması ne kadar önemli olsa da koruyucu ve uyum sağlayıcı fonksiyonları da olduğu unutulmamalı.

Fotoğraf, Patrick Hendry, Unsplash.

bilinçdışı2

Gerçek yaşantı ne olursa olsun, o yaşantının bilinçdışında nasıl kaydedildiği değişebilir. Mesela hastalığı nedeniyle annesi uzun süre hastaneye yatan iki yaşındaki küçük bir kız bunu annesinin kendisini sevmediği, o nedenle gittiği şeklinde yorumlayıp kaydedebilir ve yeterince sevilmediği fikri tüm yetişkin hayatı boyunca ona fısıldayabilir. Veya çok çocuklu bir ailede büyümüş, bu nedenle diğerlerinin sözünü kesmediği takdirde farkına varılmayan biri farkına varılmak istediğinde bu davranışını yetişkinliğinde de sürdürebilir.
Bireysel hikayede, gerçekte ne yaşandığından çok kişinin o yaşantıyı nasıl algıladığı önemlidir.

Bunu şu şekilde de düşünebiliriz: Ebeveynlerin nasıl davrandığı çok önemli olsa da, çocuğun bireysel hikayesi söz konusu olduğunda onun bir adım önüne geçecek olan çocuğun bunu nasıl algılayacağı ve kaydedeceğidir.

Bilinçdışına kaydedilenler silinmezler, zihnin bir yerinde varlığını sürdürürler, bazen de beklenmedik anlarda baş gösterirler. Ebeveynlikte de bilinçdışından birçok malzeme bilincin kapısını çalabilir.

Peki bunların farkına varılamaz mı? Elbette varılabilir. Bunun için öncelikle kişinin kendisine dönme, kendisi hakkında düşünme, içeriden gelenlere dikkat kesilme motivasyonunun ve cesaretinin olması önemlidir. Fakat bir zihnin dinamikleri ancak başka bir zihinle fark edilebilir, o nedenle asıl aydınlatıcı olan başka bir zihnin varlığıdır. Bu bir terapist, bir dost, bir akraba, bir grupla konuşma şeklinde olabileceği gibi, bir başka zihinden çıkan bir kitap, bir şarkı, bir film de farkındalık kazandırabilir.
En güzeli de üzerine düşünebilmek için güvenli bir alanın olmasıdır.

Fotoğraf, Caleb Minear, Unsplash

bilinçdışı1

Bir hikaye:

“Bir  kişiye hipnoz etkisindeyken ‘Hipnozdan çıktıktan sonra saat 2’yi çaldığında kalkıp camı açacaksınız’ deniyor. Hipnozdan çıkartılıyor ve kişi gerçekten de saat 2’de kalkıp camı açıyor. Ona neden camı açtığı sorulduğunda içinden öyle geldiğini söylüyor.”
Charles Brenner’in “Psikanaliz Temel Kavramlar” kitabından aldığım bu örneğin bilinçdışından gelen fısıltıları güzel resmettiğini düşündüğüm için paylaşmak istiyorum.
Herkesin birtakım inançları, şablonları, korkuları, kaygıları, bilgileri, dürtüleri, güdüleri vardır ve kişi bunların bazılarının bilincinde olsa da çoğunluğu bugünü en çok etkileyen bilinçdışındadır. Bu böyle bir zihin taşıyor olmakla birlikte gelir, normaldir.

Bu konu çocuk yetiştirirken de çok önem kazanır çünkü, bu örnek üzerinden devam edecek olursak, gündemde kabaca iki mesele vardır: Birincisi ebeveynlerin iç fısıltıları sahnededir, ikincisi yetişmekte olan çocuğa bir şeyler fısıldanmaktadır.
Doğumdan itibaren çocuk yaşantıları bilinçdışına bir şekilde kaydedecektir, ebeveynlerden çocuklarına birtakım inançlar, doğrular, yanlışlar geçecektir, bunlar normaldir, normaldir, normaldir. Bunları araştırmak ve keşfetmek çok önemli olsa da, her şeyin hemen farkında olmaya çalışmak yerine sorgulamaya devam etmek ve zamanı geldiğinde çocuğun da bunları sorgulamasını, deşmesini, bunlarla uğraşmasını ummak belki de en iyisidir.

Yarın bilinçdışından devam edeceğim.

Fotoğraf Andrew Ridley, Unsplash